Japonya'da milliyetçi kesimler, Çin'in ülkeyi FETÖ benzeri taktiklerle sessizce işgal ettiğini iddia ederek büyük bir endişe taşıyor. Tarihi olarak Çinlilerle aralarında kan uyuşmazlığı bulunan ve sayısız savaş yaşamış Japonlar, bu durumun ülkelerinin geleceği için büyük bir tehdit oluşturduğunu düşünüyor.

Çin'in Sessiz İstila Taktikleri: Neler Oluyor?

Japon milliyetçilerin iddialarına göre, Çin hükümeti ve bağlantılı kuruluşlar, Japonya'da çeşitli yöntemlerle nüfuz elde etmeye çalışıyor. Bu yöntemler arasında şunlar bulunuyor:

• Ekonomik yatırımlar: Çinli şirketler, Japonya'da stratejik sektörlere büyük yatırımlar yaparak ekonomik bağımlılık yaratmaya çalışıyor.
• Gayrimenkul alımları: Özellikle kıyı bölgelerinde ve turistik alanlarda büyük miktarda gayrimenkul alımı yaparak demografik yapıyı değiştirmeye yönelik adımlar atılıyor.
• Kültürel etkileşim: Çin kültürü ve dilinin yaygınlaştırılması amacıyla çeşitli faaliyetler düzenlenerek, Japon toplumunda Çin etkisini artırmaya çalışılıyor.
• Siyasi nüfuz: Japon siyasetçiler ve bürokratlar üzerinde lobi faaliyetleri yürütülerek, Çin yanlısı politikaların desteklenmesi hedefleniyor.

Bu iddialar, Japon kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, hükümetin ve ilgili kurumların konuyla ilgili daha dikkatli ve şeffaf olması gerektiği yönünde çağrılar yapılıyor.

Tarihi Düşmanlık Yeniden mi Alevleniyor?

Çin ve Japonya arasındaki ilişkiler, tarih boyunca inişli çıkışlı bir seyir izlemiştir. İki ülke arasında yaşanan savaşlar, işgaller ve anlaşmazlıklar, derin bir güvensizlik ve husumet yaratmıştır. Günümüzde ise ekonomik ilişkilerin gelişmesiyle birlikte bazı gerilimler azalmış olsa da, özellikle Doğu Çin Denizi'ndeki adalar sorunu ve tarihi meseleler hala çözüme kavuşturulamamıştır.

Japon milliyetçilerin Çin'in sessiz istila taktikleri iddiaları, bu tarihi düşmanlığı yeniden alevlendirebilir ve iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da gerginleşmesine yol açabilir. Uzmanlar, her iki tarafın da sağduyulu davranarak diyalog kanallarını açık tutması ve gerginliği tırmandıracak adımlardan kaçınması gerektiği konusunda uyarıyor.

Bu gelişmeler ışığında, Japonya'nın Çin'e karşı alacağı önlemler ve uluslararası toplumun bu konuya nasıl yaklaşacağı merakla bekleniyor. Çin'in bölgedeki artan nüfuzu ve Japonya'nın buna karşı göstereceği direnç, Doğu Asya'nın geleceğini şekillendirecek önemli faktörler arasında yer alıyor.