İlgili Makaleler
Atatürk'e hakaretten 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan Marmara Üniversitesi Araştırma Görevlisi Furkan Bölükbaşı, cezası için "onur madalyası" dedi.
Marmara Üniversitesi Araştırma Görevlisi Furkan Bölükbaşı'nın 2017'de Twitter ve Ekşi Sözlük'te Mustafa Kemal Atatürk'e hakaret içerikli paylaşımlar yapmasının ardından CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, avukatı Taner Kazanoğlu aracılığıyla Bölükbaşı hakkında suç duyurusunda bulundu.
Bölükbaşı suç duyurusunda "Atatürk'ün anısına hakaret, toplumu kin ve düşmanlığa tahrik, suç işlemeye tahrik, insanları birbirini öldürmeye tahrik etme" suçlarını işlediği belirtildi.
Bölükbaşı hakkında 3 yıla kadar "Atatürk'e hakaret ve küfür" iddiasıyla hapis istemiyle dava açıldı.
Bölükbaşı, 23 Şubat 2021 tarihli davanın duruşmasında sosyal medyada paylaşım yapmadığını ve Ekşi Sözlük'teki yorumlarının suç unsuru oluşturmadığını iddia etti. "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi, Bölükbaşı'nın suçu basın yoluyla işlediğini ve bu suçu birden fazla kez tekrarladığını belirterek, ilk olarak 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı, Mahkeme Bölükbaşı'na "iyi hal indirimi" yaptı, Cezasını 1 yıl 6 ay 22 güne düşüren ve hükmün açıklanmasını erteleyen Bölükbaşı 5 yıl içinde benzer bir suç işlerse bu hapis cezasını da çekmek zorunda kalacak. medya hesabından, hapis kararı için "onur madalyası" dedi.
Bölükbaşı, sosyal medyada Sabah gazetesi yazarı Hilal Kaplan gibi isimler tarafından da desteklendi. Kaplan, "İfade özgürlüğü savaşı Sessizdir çünkü sorunları ifade özgürlüğü değildir; Bize istedikleri gibi hakaret ve gözdağı verme özgürlüğü ”. İfade özgürlüğü savaşçıları sessizdir çünkü endişeleri ifade özgürlüğü değildir; Bize istedikleri gibi hakaret ve gözdağı verme özgürlüğü .. https://t.co/H3caHOdig1— Hilâl Kaplan (@hilal_kaplan) 24 Şubat 2021
Özkan'ın avukatı Taner Kazanoğlu, Bölükbaşı'nın cezasına rağmen görevleriyle suç işlemeye devam ediyor. Savcıları göreve davet ettiğini ifade etti. Kozanoğlu, “ Vatandaş hala yerinde durmuyor, Atatürk'e hakaretten aldığı cezayı 'Onur Madalyası' olarak değerlendirerek ve 'Bundan gurur duyuyorum' diyerek suç işlemeye devam ediyor. Bu vatandaş bir öğretim üyesi, en acı kısmı bu. Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye'nin kurucusu, cumhurbaşkanı, kurucu başkanı. Nasıl oluyor da şu anda Türkiye'nin cumhurbaşkanı olan Sayın Recep Tayyip Erdoğan kanunla korunuyor. Şu anda cezaevlerinde başkana ciddi şekilde hakaret eden insanlar var. Bir yandan Kurucu Cumhurbaşkanımıza hakaret özgürlüğümüz var, diğer yandan da son Cumhurbaşkanımıza hakaret ettiği için birçok kişi cezaevinde. Bununla anlaşılabilir hiçbir şey yok. Her ikisi de korunmalıdır. Cumhurbaşkanı sıfatı devletin bir özelliğidir, hiç kimsenin hakaret hakkı yoktur. Şu anda mahkeme kararını tanımaması ve aşağılayıcı bir ifade ile devam etmesi, “Bana bir onur madalyası verdim” diye devam etmesi pek de akıllıca değil. Türkiye Cumhuriyeti savcısı resen arkadaş olarak devam etti bu konuda hakaret hakkında 'dur' demeli. Beklentimiz, kurucu Cumhurbaşkanımız Mustafa Kemal Atatürk'e yönelik hakaretlere 'dur' demek.
Çocuklarımız bu arkadaşa teslim edildi. Bu derhal öğretim üyesinden çıkarılmalıdır. Savcılarımızı göreve davet ediyoruz. Bu arkadaş hala hakaretlerine devam ediyor, üzgünüm ki bazı gazeteci arkadaşları da bunu destekliyor. Mustafa Kemal Atatürk hepimizin değeridir, ona kimse hakaret edemez ve hakaret etmemelidir. Türkiye bu konuda arkadaşlarına suç duyurusunda bulunan her bireyin hakkına sahiptir. "
