İstanbul'da faaliyet gösteren ve "Yenidoğan Çetesi" olarak bilinen suç örgütüne yönelik davanın dördüncü duruşması görüldü. Çete, bebekleri anlaşmalı hastanelere yönlendirerek haksız kazanç elde etmek ve ihmal sonucu ölümlerine neden olmakla suçlanıyor. Dava, kamuoyunda büyük yankı uyandırmış ve bebeklerin korunması konusundaki hassasiyeti artırmıştı.

Yenidoğan Çetesi İddianamesi ve Sanık Sayısı

Soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede, çete lideri Fırat Sarı ve diğer şüphelilerin eylemleri detaylı bir şekilde anlatılıyor. İddianame, daha önce açılan ana dava dosyasıyla birleştirilerek sanık sayısı 58'e yükseldi. Sanıklar, çeşitli suçlardan yargılanıyor. Bunlar arasında, örgüt kurmak, nitelikli dolandırıcılık, kasten yaralama ve görevi kötüye kullanma gibi ağır suçlamalar bulunuyor.

Duruşmada Neler Yaşandı?

Dördüncü duruşmada, tanıkların dinlenmesine devam edildi ve sanıkların savunmaları alındı. Aileler, yaşadıkları acıları dile getirerek sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti. Mahkeme heyeti, delillerin toplanmasına ve incelenmesine devam edilmesine karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

Davanın Toplumsal Etkileri

Yenidoğan Çetesi davası, sağlık sektöründeki etik sorunları ve denetim eksikliklerini bir kez daha gündeme getirdi. Bebeklerin ve ailelerin korunması için daha sıkı önlemler alınması gerektiği vurgulandı. Dava süreci, benzer olayların yaşanmaması için caydırıcı bir rol oynayabilir.

• Sağlık Bakanlığı denetimleri artırmalı
• Hastaneler etik kurallara uymalı
• Aileler bilinçlendirilmeli

Bu dava, sadece bir yargılama süreci değil, aynı zamanda toplumun vicdanında derin yaralar açan bir olaydır. Umuyoruz ki adalet yerini bulur ve suçlular hak ettikleri cezayı alır. Bu tür olayların bir daha yaşanmaması için hepimizin üzerine düşen sorumluluklar vardır.