İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik yolsuzluk ve siyasi finansman soruşturmasında sular durulmuyor. Soruşturmanın kilit tanıklarından Ertan Yıldız'a cezaevinde sistematik baskı kurulduğu iddiası yargıyı harekete geçirdi. İddiaya göre, Yıldız'a 3 gün içerisinde tam 37 avukat görüşmesi yaptırıldı. Bu olağanüstü durum, akıllara "İtirafçı ifadesini geri çekmesi için mi baskı yapılıyor?" sorusunu getirdi.

Neler Oluyor? Cezaevinde Şüpheli Avukat Trafiği!

SABAH'ın yaptığı araştırmalar, cezaevindeki bu sıra dışı avukat trafiğinin tek bir amaca hizmet ettiğini gösteriyor: Ertan Yıldız'ın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği itirafçı ifadesini geri çektirmek. Peki, Yıldız neden ifadesini geri çekmesi için baskı altında? Bu sorunun cevabı, İBB soruşturmasının derinliklerinde gizli.

• İddiaya göre, Ertan Yıldız'a ifadesini değiştirmesi için çeşitli vaatlerde bulunuldu.
• Baskıların artması üzerine Yıldız'ın avukatı, durumu yetkililere bildirdi.
• Yargı, cezaevindeki bu şüpheli avukat trafiğini mercek altına aldı.

İtirafçı Ertan Yıldız Kimdir? Neden Hedefte?

Ertan Yıldız, İBB'deki yolsuzluk ve siyasi finansman iddialarıyla ilgili soruşturmanın en önemli tanıklarından biri. Yıldız'ın verdiği itirafçı ifadesi, soruşturmanın seyrini değiştirecek nitelikte. Bu nedenle, ifadesini geri çekmesi için yoğun bir baskı altında olduğu düşünülüyor. Yıldız'ın ifadesinde neler anlattığı ise henüz kamuoyuyla paylaşılmadı. Ancak, soruşturma kaynaklarından edinilen bilgilere göre, Yıldız'ın ifadesi birçok önemli ismin geleceğini etkileyebilir.

Bu soruşturma, sadece İBB'deki yolsuzluk iddialarını değil, aynı zamanda siyasi arenadaki dengeleri de sarsabilecek potansiyele sahip. Ertan Yıldız'a yapılan baskı iddiaları, soruşturmanın ne kadar kritik bir aşamada olduğunu gözler önüne seriyor.

Soruşturmanın Geleceği Ne Olacak?

Ertan Yıldız'a yönelik baskı iddialarının ardından yargı harekete geçti. Cezaevindeki avukat görüşmeleriyle ilgili detaylı bir inceleme başlatıldı. Soruşturmanın seyrinin nasıl değişeceği ise merak konusu. Yıldız'ın ifadesini geri çekip çekmeyeceği, soruşturmanın geleceği açısından belirleyici olacak. Ancak, yargının bu tür baskılara izin vermeyeceği ve soruşturmanın şeffaf bir şekilde yürütüleceği belirtiliyor.

Bu olay, Türkiye'deki hukuk sisteminin işleyişi ve tanık koruma programlarının etkinliği hakkında da önemli soruları gündeme getiriyor. İtirafçıların korunması, adaletin sağlanması ve suçluların cezalandırılması için hayati önem taşıyor. Aksi takdirde, hiç kimse tanıklık yapmaya cesaret edemez ve gerçeklerin ortaya çıkması zorlaşır.