Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen soruşturmalar kapsamında, FETÖ ve DEAŞ'a yönelik Ankara merkezli 7 ilde eş zamanlı operasyonlar düzenlendi. Operasyonlarda, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün Hava Kuvvetleri Komutanlığı içerisindeki yapılanması ve 'mahrem hizmetler' ile irtibatı bulunan, daha önce görevden uzaklaştırılmış 2 albay, 3 binbaşı, 2 yüzbaşı, 3 üsteğmen, 1 astsubay ve 1 uzman çavuş olmak üzere toplam 12 şüpheli tespit edildi. Gözaltına alınan şüphelilerden 8'i çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

FETÖ'nün Hava Kuvvetleri Yapılanması Nasıl Deşifre Oldu?

Soruşturma kapsamında elde edilen bilgilere göre, şüphelilerin Ankara'nın çeşitli semtlerindeki büfe, bakkal, market gibi umuma açık işyerlerinde bulunan kontörlü sabit hatları kullanarak sivil imamlarla iletişim kurdukları ve haberleştikleri belirlendi. Bu durum, FETÖ'nün gizli haberleşme yöntemlerine bir örnek teşkil ediyor. Bu haberleşme ağının deşifre edilmesiyle birlikte, örgütün Hava Kuvvetleri içerisindeki yapılanmasına yönelik önemli bir adım atılmış oldu.

• Şüphelilerin, kontörlü hatlar üzerinden iletişim kurdukları tespit edildi.
• Bu hatların, umuma açık işyerlerinde bulunduğu belirlendi.
• Sivil imamlarla irtibatın bu hatlar üzerinden sağlandığı anlaşıldı.

Soruşturma Detayları ve Sonuçlar

Ankara Adliyesi'ne sevk edilen şüpheliler, Cumhuriyet Savcısına ifade verdikten sonra sulh ceza hakimliğine çıkarıldı. Hakimlik, şüphelilerden 8'inin tutuklanmasına karar verirken, diğer şüpheliler hakkında ise adli kontrol hükümleri uygulandı. Bu operasyon, Türk Silahlı Kuvvetleri içerisindeki FETÖ yapılanmasına karşı yürütülen mücadelenin önemli bir parçası olarak değerlendiriliyor. FETÖ'nün, devletin çeşitli kademelerine sızarak ülkenin güvenliğini tehdit ettiği bilinen bir gerçek. Bu nedenle, bu tür operasyonlar büyük önem taşıyor.

FETÖ'nün Hava Kuvvetleri içerisindeki yapılanmasına yönelik bu operasyon ve tutuklamalar, örgütün devlet içerisindeki etkisini kırmaya yönelik önemli bir adım. Ancak, mücadelenin henüz bitmediği ve daha birçok gizli yapılanmanın ortaya çıkarılması gerektiği unutulmamalı. Devletin tüm kurumları, bu tür yapılanmalara karşı teyakkuzda olmalı ve gerekli önlemleri almaya devam etmelidir.