İstanbul Şişli'de geçtiğimiz yıl yaşanan ve tüm Türkiye'yi derinden sarsan olayda, bir bebek cesedi bulunmuştu. Ortakır Sokak'ta iki bina arasında bulunan cinsiyeti belirlenemeyen bebek cesedi, polis ekiplerini harekete geçirmişti. Kordon bağı bulunan ve çürümeye başlayan bebeğin ölümüne sebep olan kişi veya kişilerin bulunması için soruşturma başlatılmıştı. Davada karar çıktı ve anneye müebbet hapis cezası verildi. İşte kan donduran olayın detayları...

Olayın Geçmişi

Şişli Ortakır Sokak'ta yaşanan olay, çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine ortaya çıkmıştı. İki bina arasında bulunan bebek cesedi, olay yerine gelen polis ekiplerini şoke etmişti. Bebeğin cinsiyetinin belirlenememesi ve kordon bağının bulunması, olayın vahametini daha da artırmıştı. Polis ekipleri, bebeğin ölüm nedenini ve sorumlularını tespit etmek için geniş çaplı bir soruşturma başlattı. Çevredeki güvenlik kameraları incelendi, görgü tanıklarının ifadeleri alındı ve olay yeri detaylı bir şekilde araştırıldı.

Soruşturma sonucunda bebeğin annesi olduğu tespit edilen şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelinin ifadesinde bebeği doğurduktan sonra öldürdüğü ve bina arasına attığı belirlendi. Savcılık, anne hakkında "kasten adam öldürme" suçundan dava açtı.

Mahkeme Kararı

İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, sanık anne savunmasında pişman olduğunu dile getirdi. Ancak mahkeme, sanığın eyleminin vahametini dikkate alarak herhangi bir indirim uygulamadı. Mahkeme heyeti, sanığı "kasten adam öldürme" suçundan müebbet hapis cezasına çarptırdı.

Mahkeme kararında, sanığın bebeği doğurduktan sonra öldürmesi ve bina arasına atmasının insanlık dışı bir davranış olduğu vurgulandı. Ayrıca, sanığın eyleminin toplumda infial yarattığı ve cezasının caydırıcı olması gerektiği belirtildi.

Olayın Toplumsal Etkisi

Şişli'de yaşanan bu vahşet, toplumda büyük bir üzüntü ve öfke yarattı. Kadın örgütleri ve sivil toplum kuruluşları, olayın faillerinin en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti. Ayrıca, bu tür olayların önlenmesi için gerekli önlemlerin alınması gerektiği vurgulandı.

Bu üzücü olay, toplumda gayrimeşru bebeklerin durumu ve annelerin yaşadığı zorluklar konusunda farkındalık yarattı. Uzmanlar, bu tür olayların önüne geçilmesi için aile planlaması, cinsel eğitim ve sosyal destek mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini belirtiyor.

Şişli'de yaşanan bu acı olay, bir kez daha gösterdi ki, toplum olarak daha duyarlı olmalı ve risk altındaki bireylere destek olmalıyız. Unutmayalım ki, her çocuk dünyaya gelme hakkına sahiptir ve bu hakkın korunması hepimizin sorumluluğundadır.