
Depremde 29 Can Kaybı! O Görevliler Neden Aklandı? Şok İddia!
Kahramanmaraş'ta meydana gelen 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 29 kişinin hayatını kaybettiği Özlem Bayraktar Apartmanı ile ilgili hazırlanan üçüncü bilirkişi raporu büyük tartışma yarattı. Raporda, yapı müteahhidi, şantiye şefi, statik proje müellifi, statik fenni mesul ve görevli mühendisler "asli kusurlu" bulunurken, ilk iki raporda tali kusurlu olarak belirtilen belediye görevlileri hakkında herhangi bir tespit yapılmaması dikkat çekti.
Bilirkişi Raporu Tartışması Alevlendi
Deprem felaketinin ardından başlatılan soruşturma kapsamında hazırlanan ilk iki bilirkişi raporunda, belediye görevlilerinin de tali kusurlu olduğu belirtilmişti. Ancak son raporda bu kişilerin adının geçmemesi, kamuoyunda büyük bir şaşkınlık ve tepkiyle karşılandı. Aileler, bu durumun sorumluların korunması anlamına geldiğini ve adaletin sağlanması için mücadele edeceklerini dile getirdiler. Konuyla ilgili soruşturmanın derinleşmesi bekleniyor.
Peki, bu durumun ardında yatan sebepler neler olabilir? İşte akıllara gelen bazı ihtimaller:
- Yeni bilirkişi heyetinin farklı bir değerlendirme yapmış olması
- Delillerde değişiklik olması
- Soruşturmanın yön değiştirmesi
- Kamuoyu baskısının etkisi
Bu soruların cevabı henüz netlik kazanmış değil. Ancak, olayın takipçisi olan vatandaşlar, gerçeklerin ortaya çıkarılmasını ve sorumluların cezalandırılmasını talep ediyor.
Hukuki Süreç Nasıl İşleyecek?
Bilirkişi raporu, hukuki süreçte önemli bir delil niteliği taşıyor. Ancak, raporun bağlayıcı olmadığını ve mahkemenin farklı bir karar verebileceğini unutmamak gerekiyor. Bu durumda, savcılığın yeni deliller toplaması, tanık ifadelerine başvurması ve gerekirse ek bilirkişi raporu talep etmesi mümkün. Hukuki süreçte her türlü ihtimalin değerlendirileceği ve adaletin sağlanması için titiz bir çalışma yürütüleceği belirtiliyor.
Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke olarak, bu tür felaketlerin yaşanması ne yazık ki kaçınılmaz. Ancak, bu felaketlerin sonuçlarını en aza indirmek ve can kayıplarını önlemek için alınması gereken önlemlerin başında, güvenli ve sağlam binalar inşa etmek geliyor. Bu da, yapı denetiminin etkin bir şekilde yapılması, mühendislik ilkelerine uygun projelerin hazırlanması ve uygulanması, malzemelerin kalitesinden ödün verilmemesi gibi unsurlara bağlı. Aksi takdirde, ihmaller zinciri sonucu yaşanan acıların tekrar etmesi kaçınılmaz olacaktır.
Özlem Bayraktar Apartmanı'nda yaşanan ve 29 kişinin hayatına mal olan deprem felaketi, bir kez daha yapı güvenliğinin önemini gözler önüne serdi. Bilirkişi raporunda yaşanan bu değişiklikler, adaletin tecelli etmesi ve sorumluların cezalandırılması beklentisini daha da artırdı. Umuyoruz ki, bu olaydan gerekli dersler çıkarılır ve benzer acıların yaşanmaması için gerekli tüm önlemler alınır.