Ankara'da büyük yankı uyandıran sahte diploma ve sürücü belgesi davasında flaş gelişme! Kamu kurumlarının yöneticilerinin elektronik imzalarını kopyalayarak sahtecilik yaptığı iddiasıyla yargılanan ve çete lideri olduğu öne sürülen Ziya Kadiroğlu, mahkeme kararıyla serbest bırakıldı. Bu karar, davanın seyrini değiştirecek mi, yoksa adaletin tecellisi için yeni bir dönüm noktası mı olacak? İşte detaylar...

Ziya Kadiroğlu Kimdir?

Kamuoyunda "Ziya Hoca" olarak da bilinen Ziya Kadiroğlu, daha önce de aynı suçlamalarla gündeme gelmiş ve 2018 yılında tutuklanmıştı. Ancak 2020 yılında serbest bırakılmıştı. Bu son tahliye kararıyla birlikte, Kadiroğlu'nun geçmişi ve suç dosyası yeniden mercek altına alındı. Peki, Ziya Kadiroğlu kimdir ve bu suçlamaların arkasında yatan gerçekler nelerdir?

• Geçmişi: Ziya Kadiroğlu'nun geçmişi hakkında net bilgiler bulunmamakla birlikte, kamuoyunda "Ziya Hoca" olarak tanınması, eğitim camiasıyla bir bağlantısı olduğunu düşündürmektedir.
• Suçlamalar: Kadiroğlu, kamu kurumlarının yöneticilerinin elektronik imzalarını kopyalayarak sahte diploma ve sürücü belgesi düzenlemekle suçlanıyor. Bu suçlamalar, Ankara'da büyük bir soruşturmanın fitilini ateşlemişti.
• Dava Süreci: Kadiroğlu, daha önce de aynı suçlamalarla tutuklanmış ancak serbest bırakılmıştı. Bu son tahliye kararıyla birlikte, davanın seyrinin nasıl ilerleyeceği merak konusu.

Ankara 23. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, Ziya Kadiroğlu'nun yanı sıra diğer tutuklu sanıklar Mıhyedin Yakışır, Yalçın Maraşlı, Gökay Celal Gülen ve Taner Dağhan ile bazı tutuksuz sanıklar ve avukatları katıldı. Hakim, aynı suçtan yargılanan 65 kişi hakkında hazırlanan iddianamenin mevcut dava dosyasıyla birleştirilmesine karar verdi. Birleştirilen dosya kapsamında savunmalarını yapmak üzere sanıklara söz verildi.

Sanıklar Suçlamaları Reddetti

Duruşmada söz alan sanıklar, suçlamaları reddetti. Sanıklardan Osman Kürşat Mert, yasa dışı mezuniyet kaydı talebinde bulunmadığını belirtirken, Nizam Perk ise siyasi komploya uğradığını iddia etti. Abdullah Doğan ise Ziya Kadiroğlu'nun arkadaşı olduğunu ve evinde kaldığını, ancak üniversite sistemine girişi o dönemde yapmış olabileceğini söyledi. Mehmet Baykara ve Mehmet Üveyik, dosyadaki kimseyi tanımadıklarını ve sahte mezuniyet kayıtlarından herhangi bir menfaat elde etmediklerini ifade etti. Erdal Şimşek ise işletme mezunu olduğunu ve gıda mühendisliğiyle ilgisi olmadığını belirterek beraatini talep etti.

Sanıkların savunmaları, davanın karmaşıklığını ve derinliğini gözler önüne seriyor. Her bir sanığın farklı iddiaları ve savunmaları, mahkemenin işini zorlaştırırken, adaletin tecellisi için titiz bir çalışma yürütülmesi gerekiyor.

Mahkeme Tahliye Kararı Verdi

Beyanların ardından ara kararını açıklayan mahkeme, aralarında 'Ziya Hoca' olarak bilinen Ziya Kadiroğlu'nun da bulunduğu tutuklu sanıkların tutuklu kaldıkları süre göz önünde bulundurularak tahliyelerine hükmetti. Duruşma 16 Ocak 2026'ya ertelendi. Bu karar, salonda şaşkınlık ve hayretle karşılandı. Tahliye kararı, davanın seyrini nasıl etkileyecek ve kamuoyunda nasıl bir yankı uyandıracak, merak konusu.

Öte yandan, sahte e-imza soruşturmasına ilişkin geçtiğimiz salı günü gerçekleştirilen son dalga operasyonda gözaltına alınan 94 şüpheliden 23’ü tutuklandı. 69 şüpheli hakkında ise adli kontrol kararı verildi. Bu operasyon, sahte e-imza çetesiyle mücadelede önemli bir adım olarak görülse de, Ziya Kadiroğlu'nun tahliyesi, bu mücadelenin henüz sona ermediğini gösteriyor.

Ziya Kadiroğlu'nun tahliyesi, sahte diploma ve ehliyet çetesi soruşturmasında yeni bir dönemin başlangıcı olabilir. Mahkeme sürecinin nasıl ilerleyeceği, delillerin ne yönde değerlendirileceği ve adaletin nasıl tecelli edeceği, kamuoyunun merakla beklediği sorular arasında yer alıyor. Bu dava, sadece sanıkların değil, tüm toplumun adalet sistemine olan güvenini de sınayacak bir süreç olacak.