Bolu Kartalkaya'da 21 Ocak 2025 tarihinde meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği otel yangını faciasıyla ilgili hazırlanan iddianame, olayın vahametini bir kez daha gözler önüne serdi. İddianamede yer alan bilirkişi raporu, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkililerinin birinci derecede sorumlu olduğunu ortaya koydu. Bu durum, kamuoyunda büyük bir şaşkınlık ve öfke yaratmış durumda.

İhmal İddiaları ve Soruşturmanın Ayrılması

İddianamede, otelin işletme belgesini veren ve onaylayan Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri ile gerekli denetimleri zamanında ve gereği gibi yapmadıklarından dolayı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkililerinin sorumlu olduğu belirtildi. Bu iki bakanlıktaki personelin tespiti ile haklarında soruşturma izni talep edilerek soruşturmanın ayrı yürütülmesi gerektiği, bu sebeple soruşturmanın sürüncemede kalmaması adına dosyanın ayrılmasına karar verildiği kaydedildi. Bu karar, soruşturmanın daha hızlı ve etkin bir şekilde yürütülmesini amaçlıyor.

Bu vahim olayda ihmali bulunanların adalet önüne çıkarılması, hayatını kaybedenlerin yakınları ve kamuoyu tarafından büyük bir beklentiyle bekleniyor. Soruşturmanın selameti açısından dosyanın ayrılması kararı, adaletin tecelli etmesi için atılan önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Tahsis Süresinin Uzatılması Tartışması

İddianamede dikkat çeken bir diğer detay ise, Grand Kartal Otel'in sahibi olan şirkete 49 yıllığına verilen tahsis süresinin son olarak 28 Aralık 2018 yılında Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından uzatılması oldu. Bu durum, tahsis süresinin uzatılmasının yangın faciasıyla bir bağlantısı olup olmadığı sorusunu akıllara getiriyor. Tahsis süresinin hangi şartlarda uzatıldığı ve bu kararın alınmasında etkili olan faktörlerin neler olduğu merak konusu.

Sonuç

Bolu Kartalkaya'daki otel yangını faciası, Türkiye'nin gündemine bomba gibi düşmüş ve derin bir üzüntüye neden olmuştu. İddianamede yer alan bakanlık ihmali iddiaları ve tahsis süresinin uzatılması tartışmaları, olayın seyrini değiştirecek gibi görünüyor. Soruşturmanın sonucunda ihmali bulunanların adalet önüne çıkarılması ve benzer faciaların yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması büyük önem taşıyor. Bu elim olay, Türkiye'de turizm sektöründeki güvenlik standartlarının ve denetim mekanizmalarının yeniden gözden geçirilmesi gerekliliğini bir kez daha ortaya koydu.