Su Ürünleri Kooperatifleri Merkez Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Özkaya, balıkçılık sektörünün karşı karşıya olduğu ciddi bir sorun hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Özkaya, 1 Eylül 2024'te sona eren av yasağının ardından balıkçıların faaliyetlerine başladığını ancak son yıllarda artan deniz kirliliğinin ve özellikle müsilajın avcılığı olumsuz etkilediğini vurguladı. Müsilajın denizlerdeki sürdürülebilirliği tehdit ettiğini belirten Özkaya, bu durumun balıkçılar için ciddi sonuçlar doğurduğunu ifade etti.
Müsilaj Balıkçıları Vurdu
Özkaya, müsilajın özellikle Marmara Bölgesi'nde balıkçıların avcılık yapmasını engellediğini belirterek, "Bu sezon müsilajdan dolayı Marmara'da balıkçılarımız sezonu erken kapattı. Ayrıca, hamsinin de yeterli büyüklüğe ulaşamamasından dolayı Karadeniz Bölgesi'nde de ağlar erken çekildi" dedi. Bu durum, sadece balıkçıları değil, aynı zamanda deniz ekosistemini de olumsuz etkiliyor. Müsilajın yayılması, deniz canlılarının yaşam alanlarını daraltıyor ve besin zincirini bozuyor.
Müsilaj sorunu, özellikle sıcak havalarda ve durgun sularda daha da belirgin hale geliyor. Deniz kirliliği, atık su deşarjları ve iklim değişikliği gibi faktörler müsilaj oluşumunu tetikliyor. Bu nedenle, müsilajla mücadele için kapsamlı bir yaklaşım gerekiyor. Atık su arıtma tesislerinin iyileştirilmesi, denizlere atılan atıkların kontrol altına alınması ve iklim değişikliğiyle mücadele gibi önlemler alınmalı.
Balıkçılık Sektöründe İyi Gelişmeler de Var
Özkaya, balıkçılık sektörünün Türkiye'nin tarım alanında öne çıktığını ve hem üretimin hem de avcılığın büyümeye devam ettiğini bildirdi. Özellikle palamutun bu yıl bol olmasından dolayı balıkçıların genel olarak iyi bir sezon geçirdiğini ifade etti. Ancak, müsilaj gibi sorunların sektörü tehdit etmeye devam ettiği unutulmamalı.
- Palamut Bereketi: Bu yıl palamut avı oldukça verimli geçti.
- Deniz Kirliliği: Atıklar ve müsilaj avcılığı olumsuz etkiliyor.
- Sürdürülebilirlik: Müsilaj, denizlerdeki yaşamı tehdit ediyor.
Çözüm Ne Olmalı?
Müsilaj sorunuyla mücadele için öncelikle deniz kirliliğinin önüne geçilmesi gerekiyor. Atık su arıtma tesislerinin modernizasyonu, sanayi atıklarının kontrolü ve denizlere atılan çöplerin temizlenmesi büyük önem taşıyor. Ayrıca, bilinçlendirme çalışmalarıyla halkın da bu konuda duyarlı olması sağlanmalı. Müsilaj oluşumunu engellemek için bilimsel araştırmalar desteklenmeli ve kalıcı çözümler üretilmeli.
Müsilaj sorunu, sadece Türkiye'nin değil, tüm dünyanın karşı karşıya olduğu bir çevre sorunudur. Bu nedenle, uluslararası işbirliği ile ortak çözümler üretmek gerekiyor. Denizlerin korunması, gelecek nesillere sağlıklı bir çevre bırakmak için hepimizin sorumluluğundadır.
