KRT TV çalışanlarının yaklaşık üç aydır süren maaş alamama sorununa karşı başlattığı direnişe Yayıncılar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (YAYDER) destek verdi. YAYDER, yaptığı açıklamada basın sektöründeki sömürü düzenine dikkat çekerek, emekçilerin yanında olduklarını vurguladı. Peki, bu destek KRT çalışanlarının mücadelesinde ne gibi bir fark yaratacak?

YAYDER'den Sert Tepki: "Emekçiye İnsaf Yok!"

YAYDER, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Bu ülkede emekçiye insaf yok! Yayıncılık ve basın sektöründe yıllardır süren sömürü düzeni bugün bir kez daha KRT emekçileriyle gün yüzüne çıkmıştır. Aylardır maaşları ödenmeyen, emeğinin karşılığı gasp edilen KRT çalışanları haklı grevleriyle bu kölelik düzenine başkaldırmaktadır." Bu sözler, sektördeki genel durumu ve KRT özelindeki sorunu net bir şekilde ortaya koyuyor. YAYDER, KRT'de yaşananların sadece bir örnek olduğunu, benzer sorunların Sputnik Türkiye'den yerel basına kadar birçok yerde görüldüğünü belirtti.

Dernek, patronların kâr hırsı ve medyadaki tekelleşmenin gazeteciliği susturmak, kalemi kırmak ve emeği değersizleştirmek istediğini savunarak, "Ancak bu hesap tutmayacak! Çünkü bu sektörde satacak vicdanı, kalemi olmayan gerçek basın emekçileri var!" dedi. YAYDER, KRT binasında süren direnişi selamlayarak, tüm medya emekçilerini bu haklı direnişe destek olmaya çağırdı.

KRT'de Neler Oluyor? Canlı Yayınlar Neden Yok?

KRT çalışanları, 28 Mart'tan bu yana maaşlarını alamadıkları için 4 Haziran'da eyleme başladı. Hem İstanbul hem de Ankara ofislerinde "işten kaçınma" eylemi yapıyorlar. Bu direnişin başlamasından bu yana kanalda canlı yayın yapılamıyor ve yayın akışı bant kayıtlarıyla sürdürülüyor. Bu durum, kanalın yayıncılık faaliyetlerini ciddi şekilde etkiliyor ve kamuoyunun dikkatini çekiyor.

Sektördeki Genel Sorunlar ve Çözüm Önerileri

YAYDER'in açıklaması, basın ve yayıncılık sektöründeki derin sorunlara işaret ediyor. Düşük ücretler, sendikal hakların engellenmesi, artan maliyetler ve tekelleşme gibi faktörler, sektördeki emekçilerin yaşam koşullarını zorlaştırıyor ve ifade özgürlüğünü tehdit ediyor. Bu sorunların çözümü için YAYDER gibi sivil toplum kuruluşlarının ve sendikaların daha aktif rol oynaması, kamuoyunun bilinçlendirilmesi ve yasal düzenlemelerin yapılması gerekiyor.

YAYDER'in KRT direnişine verdiği destek, sektördeki dayanışmanın önemini gösteriyor. Bu destek, KRT çalışanlarının moralini yükseltirken, diğer medya kuruluşlarındaki emekçilere de umut veriyor. Sonuç olarak, YAYDER'in dediği gibi, "Kalemini satmayanlar, ekmeği için mücadele edenler kazanacak!" sözü, bu zorlu süreçte yol gösterici olmaya devam ediyor. Mücadelelerinin ne gibi sonuçlar doğuracağını hep birlikte izleyeceğiz.