İsrail Başbakanlık Basın Ofisi'nin yaptığı açıklamaya göre, İran'ın 13 Haziran'dan bu yana İsrail'e yönelik misilleme saldırılarında 370 balistik füze ateşlendiği ve bu füzelerin 30 farklı noktaya isabet ettiği bildirildi. Bu durum, bölgedeki gerilimi tırmandırırken, İsrail'de büyük bir şok etkisi yarattı.

İran'ın Misilleme Saldırıları: Bilançosu Ağır

İsrail Başbakanlık Basın Ofisi tarafından yapılan açıklamada, misilleme saldırılarında 24 kişinin hayatını kaybettiği, 10 kişinin durumunun ciddi olduğu ve 592 kişinin yaralandığı belirtildi. Bu saldırılar, İsrail'deki sivil halk arasında büyük bir korku ve endişe yaratmış durumda. Saldırıların ardından, İsrail hükümeti acil durum önlemleri alarak, halkın güvenliğini sağlamaya çalışıyor.

Çatışmanın Fitili Nasıl Ateşlendi?

İsrail ve İran arasındaki gerginlik, İsrail'in 13 Haziran'da İran'ın farklı kentlerindeki nükleer tesisler başta olmak üzere, ordunun üst komuta kademesini hedef alan geniş çaplı saldırılarıyla başladı. Bu saldırılarda, İran Genelkurmay Başkanı, Devrim Muhafızları Genel Komutanı ve bazı üst düzey komutanlar ile 9 nükleer bilim insanı hayatını kaybetti. Toplam sivil kaybı ise 224 olarak açıklandı. Bu olaylar, İran'ın misilleme saldırılarına zemin hazırladı.

Uluslararası Tepkiler ve Bölgesel Etkiler

İran ordusunun İsrail'e balistik füzelerle yaptığı misilleme, uluslararası alanda geniş yankı uyandırdı. Türkiye başta olmak üzere birçok ülke, İsrail'i kınadı ve itidal çağrısında bulundu. Bu saldırılar, Orta Doğu'daki zaten kırılgan olan istikrarı daha da tehlikeye atarken, bölgedeki diğer ülkelerin de pozisyonlarını yeniden değerlendirmelerine neden oldu.

İsrail ve İran arasındaki bu tırmanan gerilim, bölgedeki barış ve güvenliğe yönelik ciddi bir tehdit oluşturuyor. Uluslararası toplumun, bu krizi çözmek ve daha büyük bir çatışmayı önlemek için acil adımlar atması gerekiyor. Aksi takdirde, Orta Doğu'da daha da büyük bir insani felaket yaşanabilir.