17 Mayıs 2025 Cumartesi

Comey'den Trump'a Suikast Çağrısı Mı? FBI Eski Direktörü Şoke Etti!

Eski FBI Direktörü James Comey, sosyal medya üzerinden Donald Trump'a yönelik suikast çağrısı yaptığı iddiasıyla ABD Gizli Servisi tarafından sorgulandı. Olay, Comey'in tartışmalı bir paylaşımı üzerine patlak verdi ve kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Peki, Comey'in paylaşımında ne vardı ve bu iddialar ne kadar gerçek?

Comey'in Tartışma Yaratan Paylaşımı

Comey'in geçen hafta sosyal medya hesabında paylaştığı, üzerinde "8647" rakamlarının yer aldığı deniz kabukları fotoğrafı, Cumhuriyetçiler tarafından "şiddet mesajı" olarak yorumlandı. Paylaşımda herhangi bir isim geçmemesine rağmen, "86" rakamının Amerikan argosunda "öldürmek" anlamına geldiği, "47" rakamının ise Trump'ın ABD'nin 47. başkanı olmasıyla ilişkilendirildiği öne sürüldü.

Bu iddialar üzerine Comey, Washington DC'deki federal kolluk merkezinde yaklaşık bir saat süren bir sorguya alındı. Gözaltı kararı uygulanmayan Comey, yaptığı açıklamada tüm şiddet eylemlerine karşı olduğunu vurgulayarak iddiaları reddetti ve tartışma yaratan paylaşımı kaldırdı.

Trump'tan Sert Tepki: "Açıkça Suikast Anlamına Geliyor"

Donald Trump, Fox News'e verdiği röportajda Comey'nin suikast çağrısında bulunduğunu ileri sürerek, "Bir çocuk bile bunun ne anlama geldiğini bilir. Bu açıkça suikast anlamına gelir," dedi. Olası bir dava süreci hakkında kararın ABD Başsavcısı Pam Bondi'ye ait olduğunu belirtti.

Comey, 2013 yılında Barack Obama tarafından FBI Direktörü olarak atanmış, ancak 2017'de Trump tarafından görevden alınmıştı. Söz konusu "#8647" etiketi ise daha önce de sosyal medya platformlarında Trump karşıtları tarafından kullanılmıştı.

Olayın Ardındaki Gerçekler ve Soruşturmanın Seyri

Olay, geçtiğimiz Temmuz ayında Trump'ın katıldığı bir mitingde uğradığı ve kulağından yaralandığı suikast girişiminin ardından, güvenlik kurumlarının bu tür paylaşımlar konusunda daha hassas hale geldiği bir dönemde gerçekleşti. Soruşturma süreci devam ediyor ve olayın ardındaki gerçekler henüz tam olarak aydınlatılamadı.

Bu olay, Amerikan siyasetinde gerilimi tırmandırırken, sosyal medyanın gücü ve potansiyel tehlikeleri bir kez daha gözler önüne serdi. Soruşturmanın sonuçları ve olayın yankıları önümüzdeki günlerde yakından takip edilecek.

İlgili Haberler