
Gazetecilerin Serveti Mercek Altında! Şeffaflık Çağrısı!
Son günlerde medya dünyasında yankı uyandıran bir tartışma, tüm gazetecilerin mal varlıklarını açıklaması yönünde yapılan çağrılarla alevlendi. Özellikle Ekrem İmamoğlu ve Murat Ongun hakkındaki iddiaların yeniden gündeme gelmesi, bazı gazetecilerin gelir kaynakları ve mal varlıkları konusunu kamuoyunun dikkatine taşıdı.
Gazetecilere Şeffaflık Çağrısı
Akşam Gazetesi'nin, bazı tanınmış gazetecileri Murat Ongun'dan düzenli olarak para almakla suçlaması üzerine, gazeteciler Barış Pehlivan, Nevşin Mengü, Ruşen Çakır, Yavuz Oğhan ve Bahar Feyzan iddiaları yalanlayarak hukuki yollara başvuracaklarını açıkladılar. Bu gelişmeler üzerine gazeteci Varol Ersoy, tüm meslektaşlarına mal bildirimlerini kamuoyuyla paylaşma çağrısında bulundu. Ersoy, "Her beş yılda bir valiliklere vermek zorunda olduğunuz mal ve gelir beyannamesini, bir önceki beyannameyle birlikte kamuoyuna açıklayın" ifadelerini kullandı.
Amaç İtibar Suikastı mı?
İktidar karşıtı gazetecilerin hedef alınmasının altında yatan nedenin, bu isimlerin güvenilirliğini sarsmak olduğu düşünülüyor. Zira, adı geçen gazetecilerin büyük bir bölümü, çalıştıkları gazete ve televizyonlardan aldıkları ücretlerin yanı sıra, YouTube gibi platformlardan da önemli gelirler elde ediyorlar. Bu durum, iddiaların asılsızlığını destekler nitelikte.
YouTube Gelirleri Gerçeği
Son verilere göre, birçok gazeteci YouTube üzerinden hatırı sayılır gelirler elde ediyor. Örneğin, Özlem Gürses'in aylık ortalama YouTube geliri 26 bin doları aşarken, Fatih Altaylı 22 bin dolar, Yılmaz Özdil 17 bin dolar ve Cüneyt Özdemir 15 bin dolar civarında gelir elde ediyor. Bu rakamlar, gazetecilerin bağımsız ve özgür bir şekilde yayın yapabilmeleri için önemli bir kaynak teşkil ediyor.
- Özlem Gürses: 26 bin dolar
- Fatih Altaylı: 22 bin dolar
- Yılmaz Özdil: 17 bin dolar
- Cüneyt Özdemir: 15 bin dolar
Gazetecilerin mal varlıklarının açıklanması çağrısı, medya dünyasında şeffaflık ve hesap verebilirliğin artması adına önemli bir adım olabilir. Ancak, bu sürecin adil ve tarafsız bir şekilde yürütülmesi, gazetecilerin itibarının korunması açısından büyük önem taşıyor.