Gazeteci Furkan Karabay'ın sosyal medya paylaşımları ve YouTube videoları gerekçe gösterilerek tutuklanmasına yapılan itiraz, Nöbetçi Asliye Ceza Mahkemesi tarafından aynı gün içinde reddedildi. Bu hızlı karar, Karabay'ın avukatları ve destekçileri tarafından büyük bir hayal kırıklığıyla karşılandı. Kararın gerekçesi ise tartışmalara yol açtı.

İtiraz Neden Reddedildi?

Avukat Enes Ermaner, itirazın reddedilme gerekçesinde somut bir dayanak olmadığını belirterek karara tepki gösterdi. Ermaner, X hesabından yaptığı açıklamada, mahkemenin kararında sadece "itiraz konusu kararın ve gerekçesinin usul ve yasaya uygun olduğu, kararda bir isabetsizliğin bulunmadığı" ifadelerine yer verildiğini söyledi. Bu durum, kararın gerekçesiz ve hukuka aykırı olduğu eleştirilerine neden oldu.

• Mahkeme kararında somut delil bulunmaması
• Gerekçenin basmakalıp ifadelerden oluşması
• Kararın hızlı bir şekilde verilmesi

Ermaner, "Kararda görebileceğiniz üzere hem Anayasa hem de Ceza Muhakemeleri Kanunu uyarınca gerekçeli olması gereken karar, basmakalıp gerekçeler hariç somut dosyaya ilişkin hiçbir gerekçe içermemektedir. İncelenen itirazın bir evraktan ibaret değil bir gazetecinin özgürlüğüyle alakalı olduğu şuuruna dahi sahip olmayan bir hakim tarafından verilen bu haksız ve hukuka aykırı kararı kabul etmiyoruz," dedi.

Furkan Karabay'dan İlk Açıklama

Karabay, tutukluluğa itirazının reddedilmesinin ardından X hesabı üzerinden bir açıklama yaptı. Gazetecilik yapmaya devam edeceğini vurgulayan Karabay, "Tutukluluğa itirazımız aynı gün içinde reddedildi. İsterlerse 1 dakika içinde reddetsinler, isterlerse olmayan suçtan aylarca hapsetsinler. Biz doğru taraftayız. Biz işimizi yapıyoruz, gazetecilik yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz. Çünkü biz haklıyız, gazetecilik kazanacak," ifadelerini kullandı.

Bu açıklama, Karabay'ın moralini yüksek tuttuğunu ve mesleğine olan bağlılığını koruduğunu gösteriyor. Ancak, tutukluluğunun devam etmesi, basın özgürlüğü savunucuları ve meslektaşları arasında endişe yaratmaya devam ediyor.

Basın Özgürlüğü Tartışmaları Alevlendi

Furkan Karabay'ın tutuklanması ve itirazının reddedilmesi, Türkiye'deki basın özgürlüğü konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi. Birçok gazeteci ve sivil toplum kuruluşu, Karabay'ın serbest bırakılması çağrısında bulundu. Bu olay, Türkiye'de gazetecilerin karşı karşıya olduğu zorlukları ve baskıları bir kez daha gözler önüne serdi.

Türkiye'deki basın özgürlüğü, son yıllarda uluslararası platformlarda da sıkça gündeme geliyor. Gazetecilerin tutuklanması, haberlere erişimin engellenmesi ve medya kuruluşları üzerindeki baskılar, ülkenin demokrasi karnesini olumsuz etkiliyor.

Furkan Karabay'ın tutukluluğuna yapılan itirazın reddedilmesi, Türkiye'deki basın özgürlüğü açısından önemli bir dönüm noktası olabilir. Bu durum, gazetecilerin üzerindeki baskının artabileceği ve ifade özgürlüğünün kısıtlanabileceği endişelerini beraberinde getiriyor. Ancak, Karabay'ın kararlılığı ve meslektaşlarının dayanışması, umudu koruyor ve gazetecilik faaliyetlerinin devam edeceğine dair inancı güçlendiriyor.