İstanbul'da lüks bir araç ve bir motokurye arasında yaşanan "çakar" tartışması gündeme bomba gibi düştü. İddialara göre, araçta bulunan çakar sistemi nedeniyle çıkan tartışmada, araç sürücüsü kadının "tahsisli araç" yanıtı vermesi olayı daha da ilginç bir hale getirdi. Olayın ardından yapılan araştırmalar, aynı plakanın daha önce Menzil cemaati liderlerinden Muhammed Fettah tarafından da kullanıldığını ortaya çıkardı.
Çakar Tartışması Kamerada
Beşiktaş'ta yaşanan olay, çevredeki vatandaşlar tarafından anbean kaydedildi. Görüntülerde, motokuryenin araç sürücüsüne, "Hanımefendi görevli misiniz, şu an görev emriniz var mı?" şeklinde sorular yönelttiği görülüyor. Kadın sürücünün ise sadece "Tahsisli araç" cevabını vermesi, tartışmanın daha da alevlenmesine neden oldu. Bu diyalog, sosyal medyada hızla yayılarak büyük yankı uyandırdı.
Aynı Plaka, Farklı İsimler
Olayın en dikkat çekici noktalarından biri, aynı plakanın daha önce Semerkand grubu liderlerinden Muhammed Fettah tarafından da kullanılmış olması. Fettah'ın da aynı çakarlı araçla görüntülenmesi, akıllarda soru işaretleri yarattı. Bu durum, "Çakar sistemi kimlere tahsis ediliyor?" sorusunu gündeme getirdi. İçişleri Bakanlığı'nın daha önce yaptığı düzenlemeyle, çakar kullanımının sadece belirli kamu görevlileri ve acil müdahale araçlarıyla sınırlandırıldığı biliniyor.
Çakar Kullanımı Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Çakar sistemleri, genellikle acil durum araçları (ambulans, itfaiye, polis vb.) tarafından kullanılır. Ancak, bazı durumlarda belirli kamu görevlilerine de tahsis edilebilir. Çakar kullanımının amacı, trafikte öncelik sağlamak ve acil durumlara hızlı müdahale etmektir. Ancak, yetkisiz kişilerin çakar kullanması yasal değildir ve cezai yaptırımları bulunmaktadır.
- Çakar kullanımı izne tabidir.
- Sadece belirli kamu görevlileri ve acil müdahale araçları kullanabilir.
- Yetkisiz kullanımda cezai işlem uygulanır.
Bu olay, çakar kullanımının ne kadar hassas bir konu olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Yetkililerin bu konuda daha sıkı denetimler yapması ve usulsüz kullanımların önüne geçmesi gerekiyor. Aksi takdirde, bu tür olayların yaşanmaya devam etmesi kaçınılmaz olacaktır.